Herkese selamlar. 1.5 yıl önce yine bu sayfada planını
paylaştığım geçen yaz babamın rahatsızlığı nedeniyle ertelemek zorunda kaldığım
10 günlük Bulgaristan-Romanya (Transfagarasan & Transalpina) turunu eşimle
birlikte geçen hafta içinde kazasız belasız tamamladık. Aydın'dan başlayan
yolculuğumuz toplamda 3810 km yol yaparak yine Aydın'da sona erdi. Motorum:
2016 model Honda NC 750x (50 binde)
Geleceğe anı olsun, bazı şeyler kayıtlı dursun diye
bloğa yazmak alışkanlık halini aldı. Umarım okuyan herkesin faydasına olur.
Öncelikle gezi rotam aşağıdaki gibi oldu. Geniş kapsamlı bir tur tercih
edenlere rahatlıkla tavsiye edebilirim.
1.GÜN (4 temmuz cuma)
İstanbul >> Dereköy Sınır Kapısı >>
Burgaz (4 sa , 350 km)
Burgaz >> Nesebar (Old Nesebar) (35 dak, 35 km)
2.GÜN (5 temmuz cumartesi)
Nesebar >> Varna (1:45 sa, 100 km)
Varna >> Rusçuk Sınır Kapısı >> Bükreş
(3:30 sa, 265 km)
3.GÜN (6 temmuz pazar)
Bükreş şehir gezisi
4.GÜN (7 temmuz pazartesi)
Bükreş >> Slanic Tuz Madeni (1:45, 106 km)
Slanic >> Peleş Kalesi (1:25 sa, 70 km)
Peleş Kalesi >> Transbuceği (35 dak, 20 km)
Transbuceği >> Braşov (1:20 sa, 65 km)
5.GÜN (8 temmuz salı)
Braşov >> Bran Kalesi (30 dak, 30 km)
Bran Kalesi >> Curtea de Argeș (2:40 sa, 104 km)
Curtea de Arges >> Transfagaraşan >> Sibiu
(3.30 sa, 160 km)
6.GÜN (9 temmuz çarşamba)
Sibiu dinlenme ve gezme
7.GÜN (10 temmuz perşembe)
Sibiu >> Transalpina(DN67C) >> Novaci (4-5
sa, 210 km)
8.GÜN (11 temmuz cuma)
Novaci >> Rusçuk Sınır Kapısı >> Gabrova
(6 sa, 471 km)
9.GÜN (11 Temmuz cumartesi)
Gabrova >> Shipka Geçidi >> Buzluca Anıtı
(50 dk, 34 km)
Buzluca Anıtı >> Kapıkule Sınır Kapısı >>
Edirne (3:18 sa, 211 km)
Tahmini rota 2231 km
Yukarıda paylaştığım rota bu turda yaptığım rotadır.
1.5 yıl önce paylaşmış olduğum plandan ve yola çıkarken yapmış olduğum rotadan
biraz farklıdır. Tur boyunca rotada güncelleştirmeler ve iyileştirmeler
yaptım.
Biraz uzun bir yazı olabilir, bu yol üzerinde
planlarınız varsa sabırla okumanızı tavsiye ederim.
Aydın'dan yola çıkınca İstanbul'da birkaç gün mola
verdim, dönüşte de aynısını yaptım. Yani aslında tura İstanbul'dan başlayıp
İstanbul'da bitirmiş gibi oldum. Beni en çok korkutan Temmuz başı olması
hasebiyle sınır kapı giriş ve çıkışlarında bekleme süreleriydi. Dereköy Sınır
Kapısı'nda tahmini bi yarım saatlik sıra görünce en son arabanın arkasına
geçtim. Önümüzdeki arabadakiler siz niye bekliyorsunuz motorlular beklemiyor,
öne geçin dediler. Aynı anda iki yabancı plakalı motor yanımdan geçip ileri
doğru gidince ben de biraz cesaretlenip arkalarından devam ettim. Hava sıcaktı,
iyi ki geçmişim çünkü benim gördüğüm sıra kuyruğun bir kısmıymış. İleriye doğru
biraz daha uzuyormuş kuyruk. Siz de çok kalabalık grup değilseniz ileri gidip
arabaların yanına motoru koyup işlemlerinizi yaptırabilirsiniz. İnsanlar da
sanki biraz da alışmış motorluların öne geçmesine, bir tepki görmedim ben.
Orada sıkıntı yaşamadan kapıdan geçmiş olduk. Dönüşte ise Kapıkule Sınır Kapısı
öyle böyle değil acayip uzun bir kuyruk vardı ve hava sıcaktı. Orada yüklü bir
motorla kuyrukta bekleme ve yavaş yavaş ilerleme ihtimali olmayınca arabaların
arasına girdim, bazı noktalarda araçlar bana yol aça aça tahmini bir 2-3 km
ilerlemişimdir. Kuyruğun sonuna gümrük noktasına yaklaşınca bir araçtan nazikçe
işaretle izin istedim, yol verince o kısımda bir şekilde hallolmuş oldu.
Gezinin en sıkıntılı kısımları sınır geçişleri, kuyruklarda haliyle insanlar
gergin ve sinirli olabiliyor, nazikçe işleri halletmek gerek. Benim en çok
çekindiğim kısımların başında sınır geçişleri vardı; ancak hem girişte hem de
çıkışta kimseyle bir münakaşaya girmeden giriş ve çıkış yapabildim.
Dereköyden sonra Burgaz'a uğradım. Burgaz büyük bir
şehir, pek ilgimi çekmedi, Uğranmasa da olabilir. O bölgede en güzel yer
Nesebar idi. Özellikle old town'da gezmek güzel oldu.
Yol boyunca oda ve otel rezervasyonlarını
booking.com'dan yaptım. Sadece Nesebar'da yer bulurken biraz zorlandım.
Muhtemelen turizm tatilinin başlaması sebebiyle diğer yerlere göre daha az
alternatif vardı. Old Town'a yakın mesefade Family Hotel Orfei'de kaldım.
Kaldığım yerleri tercih ederken özellikle 2 kritere dikkat ettim. Birincisi
özel park yeri, ikincisi temizlik. Yol boyunca kaldığım yerler içinde puanı en
düşük olan buydu (8.5) Eski ancak yenilenmiş bir oteldi, en güzel yanı ise bana
avluda motosikletimi park etme imkanı sundu. Normalde park yeri var ancak yol
üstü olarak görünüyor, oraya gidince sahibi avluya koyabilirsin dedi. (Büyük ve
ağır motorlar için zor, aşılması gereken bir eşik var.) Ben genellikle
gideceğim yerlere önceden mesaj atıp motosiklet için güvenli park yeri olup
olmadığını soruyorum. Onay veren yerlerden rezervasyon yaptırıyorum.
Booking.com'da işletme sahibine mesaj atma imkanı yok, sizde benzer bir yol
izleyecekseniz otellerin iletişim bilgilerine internet üzerinden erişebilirsiniz.
Ayrıca Nesebar'da yemek yiyecekseniz hiç
düşünmeyin Familia Fish&Grill'e gidin. Her yönüyle memnun kalırsınız.
Ertesi günü Nesebar'dan sonra yok üstü Varna'ya
uğradık. Yine büyük bir şehir, ilgimi çekmedi. Sadece yol üstü mola için iyi
oldu. Deniz Bahçesi'ne gidip orada gezip dinlendik. Bu bölgelerin yabancısı
olduğumuz için gezerken park yeri hep sıkıntı oldu. Gitmeden önce Deniz
Bahçesinde ücretli bir otopark işaretlemiştim.
(https://maps.app.goo.gl/CnX6Vn1Ez4AGvrxM9) Linkini paylaştım, ancak içeri
giremedim. Kameralar önden plaka okuyup açtığı için kapı açılmadı. Biri geldi
İngilizce bilmiyor, zar zor anlaştık, bariyerin aradaki boşluktan geç git dedi,
o kısımdan motorun geçmesi imkansız. Neyse sahile denize gelen bir Bulgar
motorcu orada kapı girişindeki yolda işaretli olmayan bir yere park edebilirsin
sorun olmaz deyince onunla birlikte motorlarımızı yol kenarına park ettik. Daha
sonra farkettim, otopark açılır kapanır bariyerin yanından geçen motorlar
ileride boş alanlara motorlarını parketmişler. Benim yan çantalarda o arada
geçmem zordu, ancak bir şekilde sorunu çözmüş olduk. Ben hep bu park yeri
sorunları nedeniyle kaldığım yerleri şehir merkezine yürünür mesafelerden
seçmeye gayret gösteriyorum.
Varna'dan sonra Bükreş'e doğru yola çıkarken
Rusçuk(Ruse) sınır kapısından geçiyorsunuz. Tuna Köprüsü üzerinde tadilat
olduğu için tek yön işliyor. (2025 Temmuz için güncel bilgi) Yani köprüden
sırayla geçiyorsunuz. Bu da 20-30 dakikalık bekleme süresi demek bilginiz
olsun. Ben giderken geçiş sırası biz de olduğu için hiç beklemedim hemen
geçtik. Ancak dönüşü de aynı yoldan yapmak zorunda kalınca bu sefer beklemeye
yakalandım. Dönüşte 20-25 dakika kadar sıranın bize gelmesini bekledik. Tabi
motosikletli olmanın avantajı ile sıranın ilerisine doğru ilerleyebiliyorsunuz.
Ben biraz ilerleyip bir tırın gölgesinde sıranın bize gelmesini bekledim.
Ayrıca Tuna Köprüsü geçişi motosikletler için ÜCRETSİZ. Ben bu konuda
internette net bir bilgi bulamamıştım, ancak her iki seferinde de ücret
ödemeden geçtim, yani net bilgi :) Normalde gişede çok kuyruk olmadı, ancak
kuyruk varsa kuyruğu geçip ücretsiz bir şekilde geçiş yapabilirsiniz. Son
olarak Bulgaristan-Romanya sınır geçişlerinde pasaport kontrolü yok, doğrudan
geçiyorsunuz. O da bu ülkelerin AB'ye giriş sürecinin bir sonucu olmalı. Sonuç
olarak gümrük kontrolü olmuyor ve pasaportunuza Romanya'ya geçtiğinize dair bir
şey işlenmiyor.
Biz Bükreş'i de gezeceğimiz için buraya 2 gece
ayırdım. Bu kısmı es geçiyorum. Bükreş'te gezilecek yerler zaten internette
fazlasıyla mevcut.
Bükreş'i gezdikten sonra program yoğundu. Sabah
erkenden yola çıkıp Slanic Tuz Madeni'ne gittik. Eski planımda Sibiu'dan Salina
Turda Tuz madenine gitmek vardı. Ancak bir gün kazanmak amacıyla orayı iptal
edip, yol üzerinde burayı görmeyi tercih ettim. Tuz madenleri değişik bir
ortam, başka yerde böyle bir yer görmek pek mümkün olmayacaktır. O nedenle
gitmenizi kesinlikle tavsiye ederim. Slanic Tuz Madeninin gezdikten sonra Peleş
Kalesine gittik. Bu kale Romanya'daki en meşhur kalelerden biri, kesinlikle ziyaret
edilmeli. Bilginiz olsun Pazartesi ve Salı günleri ziyarete kapalı :( Biz bu
nedenle içini gezemedik, ancak dış alanını tatil olsa bile gezip fotoğraflarını
çekebiliyorsunuz. 10 lei park yerine ücret ödeyip kaleyi gezebilirsiniz. Park
yeri görevlisi Tatar bir abim var Türkçe konuşuyor. Peleş Kalesi Sinai
kentinde, buradan yarım saatlik bir sürüş ile Transbuceği yoluna
ulaşabilirsiniz. Burası da Transfagarasan ve Transalpina kadar uzun olmasa da
buraya kadar gelmişken gezilebilecek rotalar. Yol boyunca birçok motorcu gruba
rastgeldik. Transbuceği'nde biraz sürüş yaptıktan sonra kalacağımız yer olan
Braşov'a gittik. Kaldığım her yerde şehirleri de geziyorum ancak onları buraya
ayrıca yazmayacağım.
Braşov'da bir gün kaldıktan sonra Bran Kalesini
ziyaret ettik. Kesinlikle bir Peleş Kalesi değil, biraz fazla reklamı yapılmış
o kadar. Buradan sonra Curtea de Argeş'e doğru yola çıktık. Bilginiz olsun bu
yol şu an tadilatta. (2025 Temmuz itibariyle) Bir çok yerde tek şeride düşüyor
ve yine kontrollü kırmızı ışıkta bekleme süreleri ile 140 km lik yolu, 3.30
saate alıyorsunuz. Ancak bittiğinde tercih edilebilir, bu da çok güzel yayla ve
köy yollarından geçmekte. Curtea de Argeş'e geldikten sonra istikamet Transfagarasan.
Top Gear'ın meşhur ettiği yol. Uzunluk olarak Curtea de Argeş ile Sibiu arası
160 km civarı ancak Transfagarasan'da fotoğraf çekimi ve gezmeyi de
düşünürseniz 5-6 saat ayırmanızda fayda var.
Ben hem Transfagarasan'da hem de Transalpina'da farklı
lezzetler aldım. İkisi de dağ yolu belki ama dinamikleri farklı. Yazıyla
açıklamak zor, bunu da sizin deneyimlerinize bırakıyorum. Bu sayfalarda çokça
okumuşsunuzdur ancak tekrar yazayım. Deponuzu fullemeden dağa çıkmayın, yolda
benzin alma imkanı olmayacaktır. Biz Transfagarasan'a çıktığımızda hava güneşli
ve çok iyiydi. Ben yazlık mont ve üstümde reflektif yelek ile keyifle yolculuğu
bitirdim. Hava durumunu çok iyi takip ederek biraz da esnek bir planlama ile
hem Transfagarasan'da hem de Transalpina'da yağmur görmeden turu tamamladım.
Transfagarasan için; https://weawow.com/c9269983, Transalpina için
https://weawow.com/c9509928 Weawow sitesinden anlık hava durumu takibi yaptım.
Ayrıca Hava durumu & Radar uygulaması da uydu görüntüleri ile yağmuru takip
etmekte fayda sağlıyor.
Çarşamba Transfagaran tüm gün güneşliydi. Perşembe
Transalpina da güneşli görünüyordu ancak bir gün içinde hava aniden yağmura
dönünce bir gün Sibiu'da tatili uzatmaya karar verdim. Ayrıca yorgun olduğumuz
için bir gün dinlenmeye ihtiyacım vardı, iyi oldu. Perşembe günü Sibiu'yu
güzelce gezdik. Cuma öğleden sonra Transalpina'da yağmur görmeyince de planı
yapıp öğlen yola çıktım, bu sayede Transalpina'yı yağmursuz geçebildik. Ancak
Transalpina'da hava her ne kadar güneşli olsa da öncesinde yağan yağmurun etkisi
ile soğuktu. Ben de yazlık mont içine uzun kollu sweat giymiştim, yolda
üşüyünce yağmurlukları giydik. O da soğuktan korudu.
Burada size tavsiyem eğer tatiliniz esnek ise
rezervasyonlarınızı erkenden yapmayın. Kalabileceğiniz mekanları favori olarak
işaretleyin, hava durumu ve yorgunluk durumunuza göre ayarlamalarınızı
yapabilirsiniz. Benim turda olduğum sürede Nesebar hariç hiçbir yerde kalacak
yer bulmakta zorlanmadım. Nesebar'da da hem old town'a yakın olup özel park
yeri bulmak şartı beni zorladı, yoksa orada da farklı alternatifler vardı.
Eskiden araba ile seyahat ederken yola çıkmadan hep kalacak yerlerimin rezervasyonlarını
tatile çıkmadan yapardım ancak motorla çıktığımdan beri bu sistemi değiştirdim.
O an ki durumuma göre planı güncelliyorum ki bu hem daha rahat hem de sana daha
esnek bir gezi imkanı sunuyor.
Yeri gelmişken kıyafet konusunda size tavsiyem;
mümkünse yazlık ekipman ile gidin. Dağlar hariç hemen hemen her yerde hava
oldukça sıcak oluyor. Biz giderken Nesebar, Varna, Bükreş civarı 35-37 derece
civarı idi, yüksek sıcaklıklar yollarda bizi oldukça etkiledi. Dönüşte ise
tekrar Bükreş'ten geçtik, hava bu sefer 30-32 derece civarına inmişti. Biz
dağlarda yağmura hiç yakalanmadık ama dönüş yolunda birkaç yerde kısa süreli
yağmura yakalandık, yağmurluklarımızı giydik. Sonuç olarak ihtiyacınız yazlık
ekipman, soğuk olduğunda sizi kurtaracak birkaç polar kıyafet veya içlik.
Ayrıca yağmurluk kesinlikle olmalı. Yağmurluk aynı zamanda gerektiğinde rüzgarı
da kestiği için soğuktan güzel koruyor. Geziye çıkmadan önce hava durumunu
kontrol edersiniz. Ancak dağlık bölgelerde havanın değişiminin anlık
olabileceğini gözden kaçırmayın ve yağmurlu bir havada yukarının oldukça soğuk
olabileceğini de gözden kaçırmayın.
Bu arada yolda yaşadığım bi şansızlıktan bahsedeyim
size için de bir tecrübe olsun. Sibiu'da yağmur nedeniyle iki gece kaldıktan
sonra Transalpina'yı aşmak için yola çıktık. Honda şöyle güzel, böyle güzel
bizi yolda bırakmıyor derken, Transalpina'ya çıkmadan önce Sebeş kendinde
benzin almak için durduktan sonra motor marş almadı. Akü yeni idi, üzerinde bir
sürü bağlantı (sis farı, gps, v.b.) bunlar da bir sorun olabilir, bağlantılar
gevşemiş olabilir filan. Benzinlikte motoru zar zor çalıştırdıktan sonra bir
park buldum bağlantıları kontrol etmek için durdum. Parka geldikten sonra tüm
ekstra bağlantıları söktüm, tek akü kablolarını takıp tekrar denedim. Önceden
zorla çalıştırdığım motosiklet hiç çalışmamaya başladı. Ben de bir telaş, neyse
gaz kolunu çevirdim, aynı anda kontağa bastım motosiklet zorla da olsa çalıştı
:) Hemen eşime motora atla dedim bir tamirciye gideceğiz. Tabi artık motoru
kapatmıyorum, google haritalar'a baktım, Sebeş'e 20 km mesafe'de Calin Moto
Service diye bir yer buldum, yorumları çok iyi, sahibi ingilizce biliyor filan.
Hemen atladık gittik. Sorunu anlattım, dinledi motoru kontrol etti. Marş motoru
arızalanmış. Bende parçası olabilir dedi ilk baktı bulamadı, sipariş etsek
diğer gün gelecek. Dağın da diğer tarafında Novaci'de otel rezervasyonu
yapmışım, o yanacak. Bunları anlattım neyse dükkanda başka bir yere baktı buldu
bir parça. Bu seferde kafalar uyumlu değil. Benim marş motorunun kafasını söktü
onunki ile yer değiştirdi. Taktı motor çalıştı. Ayrıca start döğmesini de söktü
temizledi, falan filan. Neyse uzun lafın kısası orada benim için hayat
kurtarıcı oldu. İş bitince asıl meseleye geldik, borcumuz ne kadar dedim? Ne
verirsen dedi :) Üzerimde o an Lei yoktu, o da boşver birşey vermene gerek yok
demeye getirdi. Yok dedim olmaz sen benim hayatımı kurtardın sana ödeme yapmam
lazım. Kart kabul ediyor musun, evet deyince madem 100 Lei ver dedi. (900-950
TL civari) Ben ücreti kartla ödedim ona dedim ki senin reklamını tüm Türk
arkadaşlarıma yapacağım. İşin şakası bir yana olmaz olmaz demeyin bu adresi
kaydedin, dağın kuzey tarafında bir sorun yaşarsanız tek gideceğiniz yer burası
olmalı. Adam hem güvenilir, hem bilgili, hem de ilgili... Sorunumu 1 saat
içinde çözdü. Ben buraya internet yorumlarından etkilenerek gittim, o yorumları
sonuna kadar hak ediyor desem yeridir. Ayrıca serviste ekipman, motosiklet sarf
malzemeleri de satıyor bilginize. Adresi: Calin Moto Service
https://maps.app.goo.gl/rifsahADqzxthdU17
Tabi ben tamir olsa da tekrar belki çalışmaz
korkusuyla yola çıkınca Transalpina yolu boyunca kalabalık olan yerler hariç
hiçbir yerde kontağı kapatmadım desem yeridir 😃 Allaha
şükür eve gelinceye kadar aynı sorunu bir daha yaşamadım. Transalpina'yı
geçtikten sonra Novaci'de konakladım. Burası dağın kuzey eteğinde güzel bir
kasaba. Bir sürü pansiyon, tarzı yerler var. Bu civarda Novaci veya Ranca'da
kalabilirsiniz. Ranca ancak daha yukarıda kalıyor hava orada gece daha soğuk
olacaktır. Çoğu otel ve pansiyonun kendine ait kapalı avluda park yerleri
mevcut.
Novaci'de bir gece kaldıktan sonra dönüş yoluna
geçtik. Ben dönüşte Şipka geçidi üzerinden Şipka Anıtı ve Buzluca Anıtı'nı da
göreceğim için google'dan ona göre rota aldım. Birkaç çeşit yol var; harita ilk
yol olarak; Novaci >> Oryahovo Sınır Kapısı(feribot ile geçiş) >>
Tırnova >> Gabrova rotasını veriyor. Bu yol üzerinde Plevne, Tırnova veya
Gabrova'da konaklayabilirsiniz. Ben ertesi günkü rotayı hafifletmek için Şipka
geçidine en yakın nokta olan Gabrova'yı tercih ettim. Sessiz, sakin bir kasaba
burası da.
Burada ekleyeceğim önemli nokta; Oryahova Sınır Kapısı
bir feribot ile Tuna nehrinden geçişi kapsıyor ve Tuna Nehri su seviyesi düşük
olduğunda seferler yapılmıyor. Ben de bunu yola çıkmadan önce şans eseri
öğrendim. Eğer bu yolu kullanacaksanız muhakkak sitesinden feribotun kullanıma
açık olup olmadığı (ferryboat.bg) kontrol edin. Dili Bulgarca ama Türkçeye
çevirince sol ortada Duyurular kısmında feribotun hizmete açık olup olmadığını
öğrenebilirsiniz. 2. alternatif; Novaci >> Nikopol - Turnu Magurele Ferry
(feribot ile geçiş) >> Tırnova >> Gabrova şeklinde. Ben geçiş
yapacağım zaman Oryahova kapalı olmasına rağmen bu açıktı ancak bunda da
zorunlu sefer saatleri çok azdı. (Sitesi; feribot-eurobac.ro) Zorunlu saatler
dışında dolunca feribot kalıyor deniyordu. Onda da bekleme riskini alamadım ve
varış saati olarak aynı, ancak yaklaşık 85 km daha uzun olan Novaci >>
Rusçuk Sınır Kapısı (Tuna köprüsü üzerinden) >> Tırnova >> Gabrova
rotasını tercih ettim. Bu sefer Tuna köprüsü üzerinde bekleme sırası vardı, 25
dakika kadar sıramızı bekledik ancak bu yol bana oldukça rahat geldi. Özellikle
Romanya kısmında köy yollarından geçtikten sonra Bükreş'e yakın otobana
bağlanıp Ruşcuk sınır kapısını geçtikten sonrasında Gabrova'ya ulaştım.
Gabrova'da bir gün geçirdikten sonra yarım saat
mesafedeki Shipka anıtını ve sonrasında Buzluca anıtını ziyaret edip Kapıkule
Sınır Kapısına doğru yola çıktık. Belirteyim özellikle Şipka anıtı ile Buzluca
anıtı arasındaki yol bozuk ama gidilmeyecek kadar değil. Yavaş gidin yeter.
Gabrova'dan Şipka anıtına giden yol ve Buzluca'dan Kazanlık'a giden yol
nispepen daha iyi ve keyifli idi. Sonuç olarak Kapıkule'den memleketimize giriş
yaparak geziyi tamamlamış olduk.
Oldukça uzun bir yazı oldu. Son olarak aklıma gelen
birkaç şeyi ekleyerek yazıyı bitireceğim.
* Bulgaristan yolları Romanya yollarına göre daha
bozuktu. Bulgaristan'da köy giriş ve çıkışlarında radar kameraları hep vardı.
Hız sınırı köy içinde 50 km/sa. Romanya'da radar'a hiç rastlamadım desem
yeridir. Genel olarak Bulgaristan'da daha yavaş, Romanya'da daha hızlı
kullandım. Ben genelde bu tarz yollarda o ülkeye ait plakalı araçları takip
edip, onlara uyum sağlıyorum. Radar uyarı kültürü Bulgarlar'da da var. Radar
varsa genelde sellektör yakıyorlar. Ayrıca kullandıkça ve gözlemledikçe o ülkeye
ait araç kullanım dinamiklerine hakim oluyorsunuz. Yaya yollarında kesinlikle
yayaya yol veriliyor, buna dikkat edin.
* Transfagarasan'da yollarda ayıya rastlayabilirsiniz.
Biz herhalde bir 5-6 farklı yerde ayıya rasgeldik. Genelde bir noktada yolun
ortasında birkaç araba durmuş bekliyorsa orada kesin ayı vardır. Ya besliyorlar
ya da fotoğraflarını çekiyorlar. Ayı beslemek yasak bu arada, çokça uyarı
levhası mevcut. Ayılar genelde yolun kenarda bariyerlere yaslı yemek bekliyor
oluyorlar. Transalpina'da ise ayı yok sanırım. Biz yolda ayı da görmedik, ayı
uyarı levhası da...
* Transfagarasan'da meşhur fotoğrafların çekildiği
bölge Balea Gölünün orada. Göle gelince Ayder yaylasına benzeyen bir kalabalık
bölge göreceksiniz. Orada göle doğru yürüyünce tepede manzarayı karşıdan gören
çok güzel alanlar var değerlendirin. Ayrıca yeme içme gibi ihtiyaçlarınızı
buradan değerlendirebilirsiniz.
* Yanınıza muhakkak nakit para alacaksınızdır. Ben de bu
gezide yanıma Euro almıştım. Bulgar Leva ve Roman Leyi bozdurma imkanı oldu ama
hep ihmal ettim. Ancak şöyle diyeyim; hiçbir yerde nakit harcamadan
Transfagarasan dahil her yerde kredi kartı ile harcama yaparak sıfır nakit
harcaması yaparak geziyi tamamladım. Sadece Transalpina'da bir yerde internet
çekmiyordu. Sticker alacaktım, kredi kartı çalışmadığı için alamadım. Orada da
euro kabul ediyordu, onu da bozuk Euro yoktu yanımda orada birşey alamadım. O
da benim ihmalkarlığım oldu. Neyse sonuç olarak yanınıza fazladan nakit EURO
almanıza gerek yok. Hemen hemen her yerde internet var ve dolayısıyla kredi
kartı da kullanılabiliyor. Kredi kartınızı Euro&USD ekstresi olarak
açtırın. Euro dışındaki tüm para birimleri USD olarak kredi kartınıza yansıyor.
Kenarda dolarınız varsa banka kur farkından etkilenmeden ödemenizi USD olarak
yapabilirsiniz.
* Şehir olarak; yol güzergahınızda ise Nesebar**,
Braşov**, Sibiu*** kesinlikle ayrıca vakit ayrılması gereken kentler. Gezmeden
dönmeyin. Bükreş**'e ise 2 yıldız. Benzer yerleri çok gezdiyseniz büyük
şehirler ilgi çekmemeye başlıyor. En azından benim için öyle. Bazı yerlere
görmüş olmak için gidiyorum, o kadar...
* Romanya'da 1 lei 9.25 TL, Bulgaristan da
1 leva 24 TL civarı (2025 Temmuz). Romanya da 10 ile çarparak, Bulgaristan'da
25 ile çarparak tahmini TL fiyatını elde edebilirsiniz.
* Benzin fiyatları Türkiye'de 52 TL olduğu zamanda
Bulgaristan'da 58 TL, Romanya'da 66 TL civarı idi. (2025 Temmuz itibariyle)
* Motosikletim ile 3810 km yol yaptık. Ortalama yakıt
tüketimi iki kişi yüklü motor ile 3.6 litre oldu. Oldukça iyi bir oran.
Toplamda 139.7 litre benzin yakmışım.
* 10 günlük gezi toplamda bize herşey dahil 39 bin
TL'ye mal oldu. Bunun 7 bin TL civarını Aydın'dan sınır kapıları giriş-çıkış
Aydın'a dönüşe kadar olan süreçte Türkiye'de harcadık(yakıt, yemek, v.s.). 28
bin TL si yurtdışına çıktığımız andan itibaren harcanan para + 4 bin resmi
işlemler için harcanan para. (Motosiklete yeşil sigorta, yurtdışı çıkış
harçları, seyahat sağlık sigortaları, yurtdışı internet, e-sim.) Ayrıca vize
sorunum yok, yeşil pasaporta sahibim.
* Son olarak telefonunuz destekliyorsa e-sim kullanın. Ben
ilk defa kullandım, yol boyunca hiç internetsiz kalmadım. Birçok operatör var,
çok uygun fiyatlara yurtdışı internetine sahip olabilirsiniz. Mesela tamirci
aradığım zaman internetim olmasaydı, çok zorlanacağıma eminim. Ben pocket e-sim
ile 5 GB paketini kullandım, İndirim kodu ile 5,5 dolar civarı bir fiyata
aldım. 10 gün boyunca 3 GB civarında harcamışım. Gerçekten yurtdışında internet
hızlı bitmiyor, fazla almanıza gerek yok.
* Telefonunuza google translate indirin, Bulgar ve
Roman dillerini telefonunuza yükleyin. Genelde ürün etiketlerinde İngilizce
dili bulunmuyor. Market ve restoranlarda kamera ile etiketi okutunca içeriğini
Türkçe olarak okutma imkanı oluyor, tavsiye ederim.
* Dil konusunda çekinmeye gerek yok. Bulgar ve
Romen'lerin çoğunluğu doğu Avrupa ülkelerinde olduğu gibi İngilizce bilmiyor.
Ben İngilizce bilmeme rağmen çoğu yerde karşımdaki İngilizce bilmediği için
bildiğimde bir işe yaramadı. Google translate ve Samsung telefonumda olan
Interpreter uygulamasından faydalanarak Türkçe'den Bulgarca veya Romence'ye
çeviri yaparak anlaştık. Sonuç olarak artık teknoloji gelişti, her tür sorun
bir şekilde kolayca çözülebiliyor.
* Yol boyunca kaldığım yerlere 2 kişi 1 oda fiyatına
1500-2000 TL arası ücret verdim. Hemen hemen hepsinin motosiklet için özel park
yeri imkanı vardı. Nesebar: Family Hotel Orfei(avluda park yeri, eski şehre
yakın, öncesinde teyit almak gerek), Bükreş: Celine Comfort (özel park yeri,
şehir merkezine uzak, çok temiz), Braşov: MB Studio (eski şehre yürünebilir
mesafe, ortak alanda dıştan görünmeyen avluda park yeri), Sibiu: Villa Bohemia,
kapalı avluda park yeri, eski şehre yakın mesefede, çok temiz, kesinlikle
tavsiye), Novaci: Cazare Nely (kapalı avluda park yeri), Gabrova: Navial 1
(ortak avluda park yeri, yoldan görünmüyor.) Bu yerlerle ilgili booking.com'da
ayrıca yorumlarım mevcut, bakabilirsiniz.
Şimdilik aklıma gelenler bu kadar. Motosiklet veya arabayla
fark etmez nasıl olursa olsun yolunuz açık olsun :)